28 Kasım 2010 Pazar

BİR SANATÇIYI YARGILAMADAN ÖNCE

Efendim müzik dünyasının son zamanlarda tartışma konusu malum.Bizler ister hoşlanalım ister hoşlanmayalım Hayko Cepkin kendisini izlemeye gelen (Aslında orada ne işi olduğunu hala anlamadığım) mafya kılıklı ne konserle nede Hayko ile ilgisi olmayan bir adamı dövdü ve ortalık karıştı.Herkes uzman kesildi vay efendim sanatçılık sınırıdır nasıl yapar diyende oldu ellerine sağlık diyende.Ben olayın üzerinden bir kaç gün geçmesini bekledim özellikle izlediklerimi okuduklarımı daha rahat muhakeme edip yanlış bir yorum yapmamak için.

Bu sayfanın okurları iyi bilir ki Hayko Cepkin fanı değilimdir yani illa canlı dinleyeceğim diye bir derdim yoktur.Ha müzisyenliğine saygı duyarım iyi bir müzisyendir hatta Türkiye'de en iyi brutal vokallerden biridir müziğimize çok şey katmıştır o ayrı ama ben müzisyenliğinden çok kişiliğine hayranımdır Hayko'nun şu zamana kadar okuduğum haberlere ve disko kralı programından edindiğim izlenime göre...Peki bu olaydan sonra görüşlerimde değişen ne oldu.Şunu gönül rahatlığı ile diyebilirim ki değişen bir şey olmadı aksine Hayko'nun gözümde olan değeri arttı ve anladım onu.Anlık bir öfke veya sinire yenik düşmenin ne demek olduğunu ve ne tür sonuçlar doğuracağını hayat bana bu olaydan çok önce öğretmişti çünkü...

Son sözüm vay efendim nasıl yapar tarzı cümleler ile onu yargılayanlara empati nedir bilir misiniz bu konuda bilginiz var mı bilemem.Bilmiyorsanız söyleyeyim empati kendini karşındaki insanın yerine koymaktır.Bir an olsun durun ve düşünün bakalım onun yerinde siz olsanız ne yapardınız?Hepimizin cevabı birleşir bu noktada herhalde o halde eleştirdiğiniz ve size tuhaf gelen şey nedir? Sadece bu olayda değil günlük hayatta karşılaşılan olaylarda öncelikle empati yöntemini denemeyi sonra yargılayıp konuşmayı ilke edinelim lütfen.Herkese saygılar...

Hiç yorum yok: