28 Nisan 2007 Cumartesi

CUMHUR BAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Dün Cumhurbaşkanlığı seçiminin 1.turu gerçekleşti .İçeride millet vekili yeter sayısı olan 367 yerine 361 vardı ve Chplilerde haliyle daha önce söyledikleri gibi Anayasa Mahkemesine gittiler.Şimdi söz onlarda artık onlar karar vericek ama herşey göründüğü ve medyaya yansıdığı gibimi acaba.Yada Anayasa Mahkemesine gitmekle ne kadar haklı Chpliler.Elbette yeter sayısı bulunmazsa gitmeleri son derece doğru bir davranış ama ya kendilerinin yaptıklarına ne demeli.Hazır sayı 361 ken ve Anaysa Mahkemesine gitmeye hazırlanılırken ne tesadüftürki tamda Abdullah Gül'ün Cumhur başkanlığı onaylanacağı sırada hinlik hile olmasın diye tam tamına 7 kişi içeri girmenin mantıklı izahı nedir.

Hiç tabiki neymiş hile yapmasınlar diyeymiş hadi diyelim 1 kişi gir 2 kişi gir ama 7 kişide girilirmi ya kozların en büyüğünü verdiler ellerine.Çünkü zaten oylama için en az 6 kişiye ihtiyaç vardı e bunlar girdi 7 kişi.Bülent Arınç zaten tarafsızlığını kaybetmiş durumda saymışmı bunlarıda sayar tabi hakkıdırda.Böyle koz verilirse bende sayardım yani.Chpliler diyorki hadi o sırada arbede çıksada içeri girmek zorunda kalsak onudamı sayacaklardı.Bence kesin sayarlardı cin gibiler maşallah her türlü cinlik onlarda.İşin şaka tarafı bir yana ilerde oy vericeğim tek partiydi Chp ama Akp'nin eline böyle bir koz verdiler ya artık hayatta oy vermem gerekirse boş kullanırım yine onlara gitmez oyum.Birde Deniz Baykal'ın yerinde olsam bunları hemen partiden attırırdım.1 kişi değil 2 kişi değil 7 kişi yahu sanki özellikle buyrun milleytvekili yeter sayısı engelinin ortadan kalkması için geldik dercesine.Hadi bunlar muhalefet olmasa anlıycamda muhalefet yahu bunlar.Hem yeter sayısında katkıda bulun hemde Anayasa Mahkemesine git.Oh bune perhiz bune lahana turşusu.Çok sinirliyim çok dün bütün gece leblebi yedim zaten sinirden.Ama ne yapiyim millet vekili atışmalarını izlemek çok zevkliydi.

İşte böyle birinci tur böyle tamammlandı.Allah sonumuzu hayır etsin Türkiyem Allah sonumuzu hayır etsin.Bakalım daha neler görücez.

25 Nisan 2007 Çarşamba

TÜRKİYENİN GÜNDEMİ



Günaydın efendim gününüz aydın olsun uyanma zorluğu çekenler için başa horozumuzuda koyduk hemen haberlere başlıyorum.Bundan böyle haberleri Türkiyeden değil Teksastan aktarıcam sizlere.Nasılsa bir fark yok hatta Teksas'ta daha az olay çıkıyordur azcık orayı renklendirelim ama dimi.

Efendim birinci konumuz tabiki Cumhur Başkanı .Tayyip ya bizim sesimizi duydu yada bizlere acıdı sonuçta partisinin adayını Abdulllah Gül olduğunu açıkladı .Peki ne farkı var ikisinin.Bir farkı yok sadece isimleri değişik.Hani bir zamanlar bir banka reklamı vardı sloganları yok aslında birbirimizden farkımızdı tamda Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan için söylenmiş söz.Yok aslında birbirlerinden farkları çünkü onlar Akp yi beraber kurdular.Neyse geçelim diğer maddelere.Sözde Cumhur Başkanı adayı açıklandıktan sonra rahat bir nefes alıcaktık milletce.Hani nerdeeeee.Bir gün bile rahat durmuyorki bu ülkede insanlar.Dünde Erdoğan Teziç'e yani YÖK başkanına silahlı saldırı girişiminde bulunuldu.Allahtan korumalar uyanıkmışta durdurmuşlar saldırganı.Yani durdurmasalardı diyemiyorum çünkü saldırganda özel güvenlik görevlisiymiş İstanbulda bir yerde yani bunun kartına güvenseler yeni bir skandal.Buda kazasız belasız atlatıldı çok şükür.

Gelelim asıl olaya.Dikkat uyarıyorum bu haber hiç bir islami gazetede yoktur.Almanyadaki Deniz Feneri Derneğine baskın yapılmış 340 polis ve beş savcıyla.Baskında bir de ne görsünler iddaaya göre yardım amacıyla toplanan 14 milyon euronun 8 milyon eurosu Kanal7 ninde içinde bulunduğu şirketlere gitmiş.Yani kara para aklama .İddaa deniyor ama polislerin elinde belgeler var.Taraflara göre iddaalar asılsız .Tabi asılsız olucak yok bide kabul ediceklerdi tövbe tövbe.Düşünsenize bunu yapanlar dinlerine bağlılığıyla tanınan iki kuruluş bunlar böyleyse diğer kuruluşlar ohoo düşünmek dahi istemiyorum yani.

İşte yurdumun güzel insanları gündem böyleydi.İyi uykular ve uyumaya devam Türkiye uyananlar içinse geçmiş olsun yurdumun güzel insanları.Uyuyanlar ne zaman uyanıcak çok merak ediyorum.Hayır hala uyanmadılarsa horozum ibibiki yanıma alıp ben başlıycamda bizzat uyandırmaya yada ben niye yoruyorumki kendimi buraya bir davulcu koyarım o uyandırır eninde sonunda.Mutlu günler Türkiye her nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsan.

23 Nisan 2007 Pazartesi

BUGÜN 23 NİSAN HEP NEŞEYLE DOLUYOR İNSAN

Efendim bugün 23 Nisan ulusal egemenlik ve çoçuk bayramı.Hem çoçukların hemde kendinihala çoçuk hissedenlerin yani benim gibilerin bateamı.Sizlere jelibon getirdim bugüne özel benden kalırsa buyrun yiyin afiyetle.tüm çoçuklar ve çoçuk kalanlar bayramınız kutlu olsun.


17 Nisan 2007 Salı

...............

Sevgili günlük;

Bu aralar burda olamıycam bir kaç gün önce ayağımı sakatladımda sek sek sekerekten vaziyetleri yani.Gerçi bugün iyiyim ama yinede hafif hafif sek sek oynamaya devam.Sek sek oyunu bitince ruh sağlığımı düzeltmem lazım.Bütün gün ayağımı uzatıp yatıyorum ya mecburen ya haber kanallarında Tayyip'in saçmalıklarını yada saçma sapan magazin ve kadın programlarını izliyorum dostum.Milletin balon aşklarını seyretmekten ve boşanma öncesi olaylarını izlemekten bay geldi yani.Hani diyorumki biliyorum belki kızıcaksınız ama Hüsnü Şenlendirici diyorum müziği bıraksa aslında çok severdim hatta hayrandım taki Deniz Seki ile ilgili açıklama yapıp tüm magazin programlarımda Hüsnü Şenlendirici evliliğinde son dakika az sonra diye spotlar izleyene kadar.Yada yok Hüsnü müziği bırakmasın ben kaçıyim.Evet evet bu daha hayırlı sadece kitap ve müzik dinleyebiliceğim cd çalarımın delirmiyeceği ve insanların saygı gördüğü bir yer vardır değilmi.Evet evet iyisimi ben oraya kaçiyim.

Not:Bloguma koyduğum şarkı günlerdir dilimde her halde sözlerinden ve melodiden dolayı olsa gerek yattığım zamanlarda umudumu yüksek tutan tek şarkı.Tabi moralimin yüksek olmasını sağlayan diğer bir etkende Kanalturk ekibi ve her akşam yayınladıkları ulusa Serzeniş adlı animasyon programı bizim city gibi aslında tek farkı burdaki karikatür başbakanımız her bölümde farklı kılığa giriyor ve ben kopuyorum tabi.Birde yayın var tabi Annem geçen hafta şehir dışına gitti seminer için benim deli kardeşim dayanamadı oda gitti dün yolcu ettik bugün yalnızım tabi evde annem diyor arkadaşımı ariyim onda kal ben diyorum yok yayın var ben kalıcam evde tek başıma.İşte sorumluluk böyle bişey azizim.Neyse efendim sağlıcakla ve esen kalın.Notuda abarttık biraz destansı oldu ama idare edin.

12 Nisan 2007 Perşembe

BİR BİTŞİN ARDINDAN

Bir rüyaydı gördüğüm son zamanlarda.İnsanın doğasında aşk vardı ve hep var olucakta elbet ama benden paydos yine yanlış insan yine boşa kurulan hayaller ve hayal kırıklığı bir kez daha anlıyorumki yalnızlık benim kaderimde var.Önce güzeldi herşey mutluydum taki düne kadar.Hani kız arkadaşını tanımıyor olsam birde kendisi doğrulamamış olsa inanmıycam ve gülüp geçicem bunlara ama o kadar gerçekki gülüpte geçemiyorum bile.Tıpkı sevipte söyleyemediğim gibi.

Aslında sorulacak sorular varhala kafamda.Ama bitti yani bitmeli olmuycak bir şeyin peşinden koşacak ne gücüm var nede buna cesaretim.İyisimi susmak ve hiç konuşmadan sessizce çekip gitmek hiç bir şey söylemeden ve şikayet etmeden.Kazım Koyuncu'nun gidiyorum şarkısında söylediği gibi tıpkı.Ah şarkılar bazen o kadar canımı acıtıyorki o kadar derinden yakalıyorki beni.Hele birde şarkıları Kazım Koyuncu yapıp söylüyorsa.Tıpkı kışın hasta olduğum günlerimdeki gibiyim şimdi etrafımdaki herkes benim için pervane olur beni ise bir tek şey kendime getirir Kazım abinin şarkıları.Şimdide öyle olucak birazdan gidiyorumu dinliycem o hiç bilmiycek ne hissettiğimi hiç bir zaman bilmediği gibi.


Gidişimin ardından hiç üzülmüycem bu sefer çünkü biliyorum o mutlu ve biliyorumki sevmek sevdiğini multu görmektir.Sonunda sen mutsuz olsan bile böyledir bu sevdiğin mutlu o halde sende mutlusun.

5 Nisan 2007 Perşembe

HAFTALIK BÜLTEN

Efendimm haftalık bültenle merhabalar.Eh kitap okumakla ve birde beyefendiyle uğraşmakla geçirerek bir hafayı bulduk tabi.Bu hafta neler olduğunu inanın bende bişey anlamadım.En iyisi herşeyi en başında anlatıyim.Hey allahım ne haftaydı ya anlatırken bile ellerim titriyor.

Herşey salı günü başladı normal kitap okuyarak başlanan akşamı ise bambaşka biten bir gün.O gün mutluluk filmine gittim ve müziklerine çarpıldım resmen.Zülfü Livaneli'ye zaten hayranımdır birde buna müziklerinin enstrümantel hali eklenince müthiş olmuş.Sonrası haliyle eve geldim tabi ve beyefendiyle konuştuk biraz.Dediki Ankara'ya gelcem bana kahve ısmarlarsın dimi?Eh dedim elbette ısmarlarım sorun ettiğin şeye bak.Ama dedi kafe tanıdık olsun niye dedim neymiş efendim kahveyi ben yapıcakmışım.İçimden oldu başka arzun diyerek dışımdansa her nasılsa gayet sakin peki tamam dedim.Keşke tüm istediği bu olsaydı.Zira beş dakika sonra dediki ailenle tanışmak istiyorum.Bilgisayar başından fırladım tabi aynen füze gibi.Gittim annemle konuştum olur tabi neden olmasın demezmi.Al sana ekstra bir heyecan ne olucak nasıl olucak derken tanıştılar bile.Tabi yüz yüze değil benim radyo aracılığıyla.Sağolsun annem benim programın misafir şiir okuyucusudur.Bir şiir okur arkasından o vakte kadar iyi bir konuşmacı olan ben kekelemeye başlar.Dünde öyle bir gündü işte yalnız bir farkla beyefendide radyoyu dinliyordu.Ve sonrası annemin sesine hayran olması ve msndende olsa tanışması tabi.Hey güzel Allahım bakalım daha neler görücez.Dahada önemlisi ne zaman ben tam olarak huzurlu olucam elime kahvemi alıp kendimi mutluluk filminin müziklerine kaptırmışken yine beyefendinin muhteşem fikirleri sayesinde ayağa fırlamıycam.Bunu herhalde haftaya öğrenmiş olurum.Yok yok haftaya kesin sakin olucak ve herşey düzene girecek çünkü annemi pazar sabahı Samsuna yolluycaz üç haftalık bir seminer için.Annem ankara dışında olucağına göre ne kadar saçmalayabilirki bizim beyefendi tabiki hiç.Zaten radyo aracılığyla ailemi tanımş kadar oldu.Tabi bu tanışmaya evimizdeki kızlar kampı ve bu kampta kalan herkes dahil.Biliyormusun günlük bir zamanlar internette dolaşan çevrim içi kız isteme yazısına çok gülerdim artık gülmüycem teknoloji ilerledikçe herşey halloluyormuş çünkü.Tabi canım teknoloji o kadar ilerliycekki beyefendi bizimkilerle tanışmak için buralara gelene kadar kendi kendine kahve yapan robotlarsa çıkıcak böylece kahve derdindende kurtulucam.

Of be günlük amma uzun yazmışım eh demekki neymiş haftalık yazınca birikiyormuş.Hele bu hafta biraz anormal bir haftaysa.Neyse günlük şimdilik hoşcakal.Ben sana gelişmeleri bildirim.Artık tanışma faslıda bittiğine gçre şöyle elime kahvemi alıp müziğin ezgisine bırakmak istiyorum kendini.Hepiniz sevgiyle kalın efendim yüreğinizden umut ve sevgi eksik olmasın.Hepinize iyi hafta sonları.