24 Haziran 2008 Salı

DENİZ ÇOÇUK'A







Tam üç yıl oldu senin deyiminle şarkılarınla aramızdan geçeli.Üç yıldır ne zaman ismini duysam bir kuş kanatlanıyor içimden senin mezarına doğru.Aradan bunca zaman geçti ama hala inanamıyorum gazetelerde okuduğumda inanmamıştım zaten şaka bu değil mi bir gün çıkıp gelicen ve sevenlerinin halini görüp ben sizlere şarkılarımda bunu mu öğrettim deyip kızıcan bizlere.Biliyorum olmuycak ama olsaydı fena olmazdı hani.Öyle çok ihtiyacı var ki Karadeniz’inin ve sevenlerinin sana.Anlıya cağın olmuyor be abi sensiz.Her gün duvardaki resimlerine bakarken ne öldüğüne inanabiliyorum nede eskisi gibi yazabiliyorum.Kelimelerimi seninle beraber gönderdim çünkü senden sonra bir daha yanıma uğramadılar tıpkı sende sonra değişen pek çok şey gibi.

Öldüğün günü hatırlıyorum da sevdiğim şehre gidecek dik ertesi günü ne kaderdir ki ölmeseydin ertesi günü sevdiklerin iyileşmen için yardım gecesi düzenliyecekti.Belki o gün şarkı söyleyemiyecektin ama aramızda olacaktın ya abi o bile yeterdi sevenlerine.Ama sen yapacağını yapıp erken çıktın o sahneye.İlk defa o gün küfür ettim kadere bu nasıl iştir diye.Biliyor musun bir daha hiç sevemedim İstanbul’u .Sensiz bıraktığın her şey gibi oda eksikti işte.Şimdi Karadeniz bile eski o sevdiğin Karadeniz değil.Başımızdaki büyüklerimiz yeminli bitiriyorlar Karadeniz’i.Çernobil oldu seni kaybettik hiçbir zaman akıllanmadılar şimdide Nükleer Santral yapıyorlar.Bilmiyorlar ki bu ülkenin bir Kazım daha kaybetmek gibi bir lüksü yok.Anlamıyorlar anlatmaya çalıştık olmaz dedik Nükleer Santrale gerek yok dedik dinlemediler Operasyon bahanesiyle milleti uyutup yine geçirdiler tasarıyı.Hep böyle değil miydi zaten değişen ne Çernobil de sene 1986 idi sonuçta seni kaybettik sene 2008 yakında santral kurulacak kim bilir kimleri kaybedicek bu ülke.

Bugün ölüm yıl dönümün bendeki burukluk bildiğin gibi hala kadere küfür savuruyorum şarkılarını dinlerken.Kelimelerimse hala eksik sen gittiğinden beri asla eskisi gibi olamadım.Ölümünün üçüncü senesin dede unutmadım ve çok özledim seni.Ne unutmamış olmam nede çok özlemiş olmam bunların hiç biri geri getirmiyor seni.Sen işte Ernesto yoldaşla Nazım Üstat’la mutlusundur ve bizleri izliyorsundur yıldızların çok olduğu bir yerde.Kusura bakma olur mu bugün duygularımı tam olarak dökemedim kağıda.Ne zaman kağıdı kalemi alıp yazmaya kalksam her cümlem bir çığlık oldu geldi yine senin şarkılarına uzandı.O yüzdendir ki bitişi yine senin şarkılarından bir dörtlük yaptı.Bana ise sadece gökyüzünde yıldızların çok olduğu yerlerde bizi izleyen sana selam çakmak kaldı.Buda bana söz konusu sen olunca hala ne kadar eksik hala ne kadar yarım olduğumu gösterdi.Şimdilik hoşça kal deniz çocuk gökyüzüne bolca selamlarımı birde şarkından bir demet yolluyorum.İyi bak kendine oralarda ölümün üçüncü yılında ruhun şad olsun.


“Denizde k'ararti var bu gelen k'ayik midur
Ben ozledum yarumi ağlasam ayip midur”




dipin not:Aslında Kazım abini ölümü yarın yani 25 haziran ama işlerim var ve ne yazıkki evde değilim o yüzden bugünden ekledim yazıyı.Yazının güzel olmama sebebiyse beceriksizliğimdir.Sürç-ü lisan ettiysek affola.

Hiç yorum yok: