15 Aralık 2008 Pazartesi

BAHTSIZ BEDEVİNİN BAYRAMI VE İKİNCİ YIL KUTLAMASI

Efendim hepinizin geçmiş bayramı kutlu olsun umarım iyi bir bayram geçirmişsinizdir zira benimki bahtsız bedevilerden farksız bir bayramdı.Hatta çağırın nüfus müdürlüğünden bir yetkili adımı bahtsız bedevi olarak değiştireceğim:)Neyse uzatmadan anlatmaya başlıyorum bahtsız bedevi miyim değil miyim siz karar verin.Her şey bayramdan önce başladı aslında hayatımı altüst etme konusunda olağan üstü yeteneğimi kullanarak vurdum kendimi yollara istikamet babamın yanı yani şehr-i diyar İstanbul.


Her şey ilk günden başladı aslında değiştiğini umduğum ama değişmeyen babam benim ona karşı azaldığını zannettiğim ama hala aynı yerinde duran nefretim iki gecem böyle geçti İstanbul’da babam bildik hareketlerini sergiledi ben yatağıma çekildim çocukluğumdaki gibi anladım ki insanlar değişmiyormuş tepkileri de ve geçti zannedilen hiç bir şey söz konusu aile bireyleri olunca geçmiyormuş.Babamla kaldığım iki günü atlattıktan sonra başladı tüm olaylar bir arkadaş buluşması buluşma saatini aşıp koştur koştur babamın beklediği yere geri dönüş ve izin vermez zannettiğim babamdan beklenmeyecek hareket gece arkadaşta kalış.Ne yaptık eski günleri konuştuk film izledik güldük eğlendik bana söz verdiği bir film vardı onu da alıp öyle döndüm Ankara'ya .Macera bu kadar mı sandınız yanıldınız macera tamda bur da başlıyor çünkü arkadaşta kaldığım gecenin öğleni soluğu taksimde aldık amaç sinemaya girip film izlemek iki alternatif var ya ıssız adam ya da aramızdaki casus filmi.Neyse efendim aramızdaki casus filminin seansı iptal edilmiş arog konmuş yerine.Müthiş ısrarlara rağmen arog muro ve Osmanlı Cumhuriyetini kabul ettiremedim arkadaşa girdim Issız Adam kuyruğuna.Tam bileti alacağım ki duyuruyorlar Issız Adam şu seansına bilet tükendi.(İçSes:Ben böyle şansın ta a.q.)Mecburi istikamet bir kafe babama da sinemaya gidiceğiz dedim bilet kalmadığını bilmeden.Neyse bir süre takıldık akşam otobüsle evlere döneceğiz bekliyoruz otobüs yok yarım saat bekledik sonra bindik babamın oraya geldiğimde 8 di ve evet bildiniz durakta bekleniyordum.Eve gittik direk diz kontrolü neymiş dizimi sakatlamışım söylemiyormuşum ben Nazi kampı havasından kurtulayım diyorum bizimkiler sağlık kontrolü yapıyor.Neyse onu da geçtik şükür yalan söyleyecek halimiz yoktu ya sağlıkta.Geldik ertesi güne yola çıktık tatil arkadaşım kardeşimle.Zaten babama karşı tek bir laf söylemememin sebebi de oydu ya.Tam dergilere gömüldük ki ana bizim akrabalar aynı otobüste yolculuk.Zaten pek sevmem zoraki muhabbet ettim sırf fazla samimi olunmasın diye molada dahi inmedim ısrarlara rağmen ama ne fayda zoraki bir kaç kelam edildi tabi.Neyse efendim tam kabus bitiyor terminale geliyoruz kardeşimin telefonu kayıp her yere bakıyoruz yok nerde bu koca telefon benden habersiz çantama koymuş hanımefendi buda böyle atlatıldı mı size :)Eve döndük sanıyorsanız yanıldınız başımıza gelmedik bir kaza eksikti otobüsten inip bindiğimiz dolmuşa arkadan bir taksinin dokundurmasıyla onu da tamamladık şükür.
Şimdi bayram tatiline bakıyorum da güzel olan tek şey arkadaşımda kalmam ve izlediğimiz filmlerdi bide bana söz verdiği filmle eve dönmem.Filmde ne film ama ilk gidişimde tek cdsini kopyala bilmiştik sadece şimdi hepsi elimde orijinal ini bana verdi indiririm diye.Bugün büyük keyif geçtim bilg karşısına filmi kontrol edip direk dalış izleyeceğim ama nerde ikinci cd yine bozuk valla orda sağlamdı diyorum ya bahtsız bedevi olmuşum ben sevgili okur.


dipnot:12.12.2006 blog tutmaya başlama tarihim iki seneyi doldurmuşuz be blog breh breh gel bir öpeyim seni nice iki senelere.

1 yorum:

sensizken dedi ki...

Blog cudan geldin bikereeeem :)))

Burası blogler... Şaka, şaka nice yıllaaaaar arkadaşım:)